Tıp Dünyası – HABER MERKEZİ – Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, Eskişehir’de katıldığı bir temel atma töreninde kamu özel ortaklığıyla yapılacak şehir hastanelerine ilişkin yasa değişikliğinin nedenini açıkladı: TTB’nin açtığı davalarda iptal kararı çıkması halinde projelerin devamını sağlamak.
TTB tarafından Müezzinoğlu’nun itiraflarının ardından yapılan açıklamada, kamu özel ortaklığı yöntemiyle hastane yaptırılmasına, sağlık hizmeti satın alınmasına, hastanelerin kapatılarak merkezlerde toplanmasına, mevcut hastane binalarının bu yolla kamudan alınarak şirketlere devredilmesine ve ormanlara el konulmasına TTB’nin karşı olduğu belirtildi. Açıklamada Sağlık Bakanı’na şu sorular yöneltildi:
-Sağlık Bakanı, yargı kararlarına uymakla yükümlüyken, kararları aşmak için niye yasa yapıldığını açıklayacak mı?
-Sağlık Bakanı kendilerini, Anayasanın tüm kurum ve kişilerin yargı kararlarına uymakla yükümlü olduğuna dair kuralına aykırı bir yasa yapmak zorunda bırakan koşulları açıklayacak mı? Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile korunan adil yargılanma hakkına açıkça aykırı bir yasayı neden yapmak zorunda kaldıklarını açıklayacak mı?
-Sağlık Bakanı, imzalanmış sözleşmelere “ek sözleşmeler” hazırlandığını söylüyor. Peki, bunların içeriği kamuoyuna açıklanacak mı?
-Sağlık Bakanlığı “ticari sırlara” gösterdiği hassasiyeti kamu yararı için de gösterecek mi?
-Tüm dünyada iflas etmiş bir yöntemi zorla, inatla, hukukun evrensel kurallarını bile hiçe sayarak uygulamaktaki ısrarın gerçek nedenini açıklayacak mı?
Şehir hastaneleri ölü doğdu
TTB tarafından yapılan açıklamada, entegre sağlık kampüsü, şehir hastaneleri, sağlık kentleri olarak adı sürekli değişen bu yapıların ‘ölü doğduğu’ ifade edildi ve hukuka ve kamu yararına aykırılığına vurgu yapıldı. Açıklamada, uygulanması fiilen imkansız olan bu projelerden vazgeçilmesi çağrısında bulunuldu.
Yasa rüzgar gibi geçince madde unutuldu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Etlik’te dozerlerin mahkeme kararı yüzünden durduğunu ve derhal yasal düzenleme yapacaklarını söyledi. Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu ise dozerlerin durma nedenini Esenboğa Havalimanına inecek uçaklar olarak açıkladı. İhale alan şirketlerin “ya hastaneye uçak düşerse” diye endişelendiklerini, bu nedenle yasal düzenleme yapıldığını ifade etti.
Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Süreyya Sadi Bilgiç’in ilk imzacı olduğu yasa teklifi hızla TBMM’ye sevk edildi. Komisyon’da çabucak ele alındı ve derhal Genel Kurul gündemine getirildi.
Gerekçede idari yargı kararlarına uyulmaması ve sözleşmelerde Sağlık Bakanı’na her türlü değişikliği yapma yetkisi verilmesi öngörüldü. Bir de “… hazırlanan projelerin olmazsa olmaz şartlarından birisi olan bağımsız ve sürekli üst hakkı konusunda yeni bir emredici düzenleme getirilmesi” amaçlanmıştı.
İki maddelik değişiklik 6527 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunda 1 Mart 2014’te yürürlüğe girdi. TTB’nin açtığı davalardan ihaleleri kaçırmak için hazırlanan madde böylece “yasa” oldu. Aynı gece sabah 6’ya kadar çalışan milletvekilleri de 26 Mart’a kadar tatile çıktı.
Ama Sağlık Bakanlığı’nın, kamuya ait arazide yapılan hastanede kiracı olmasını sağlayan “üst hakkı sözleşmesine” dair kural yok. İşin özü gerekçesi yazılan yasa maddesi unutulmuş!