“Sağlıkta şiddet yasası” diyerek, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin sağlık alanındaki en ağır, en acımasız, hukuk tanımayan düzenlemelerini içeren Sağlık Torba Yasası’nı hekimlerin önüne getiren AKP, başta TTB ve tabip odaları olmak üzere, sendikalar ve sağlık meslek örgütlerinin, hekimlerin, muhalefet partilerinin milletvekillerinin ve uluslararası hekim örgütlerinin tepkisiyle karşılaştı.
Yasa teklifinin TBMM’de görüşülmeye başlandığı ilk andan itibaren TTB ve tabip odalarının çağrısıyla Türkiye çapında eylemler, basın açıklamaları ve forumlar gerçekleştirildi. 11 Kasım’da Ankara Kuğulu Park’ta biraraya gelen yüzlerce hekim ve sağlık çalışanı, hekimlerin mesleklerini yapma hakkını ellerinden alan düzenlemeyi içeren Torba Yasa’nın geri çekilmesini istedi.
Hekimlerin eğitim, çalışma ve sosyal güvenlik hakkını sınırlayan 5. maddede kısmî değişiklik yapılmakla birlikte, yasa 15 Kasım 2018 günü TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildikten sonra, Cumhurbaşkanı’nın onayıyla 5 Aralık 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Şimdi hukuki sürece girildi; mücadele sürüyor. Hekimler, 5. maddenin bütünüyle iptal edilmesini istiyor.
Tıp Dünyası – ANKARA –
AKP milletvekilleri İsmail Tamer, Ahmet Demircan, Mustafa Açıkgöz, Recep Şeker, Hacı Bayram Türkoğlu, Arife Polat Düzgün tarafından, “sağlıkta şiddete yönelik” olarak hazırlandığı iddia edilen 44 maddelik “Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” 30 Ekim 2018 tarihinde TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’na sunuldu.
Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik olmadığı doğal olarak hemen dikkat çeken bu “Torba Yasa”da, hekimlerin çalışma ve eğitim haklarının gasp edilmesinden, aile hekimlerinin izin haklarının sınırlanmasına; TTB Yasası’nda değişiklikten, organ-doku nakilleriyle ilgili düzenlemeye; kamu-özel ortaklığı ile ilgili düzenlemeden Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin Mütevelli Heyeti’nin belirlenmesine kadar, birbirine benzemeyen 17 ayrı başlıkta düzenlemeler yer alıyordu. Bununla birlikte, teklifin 5. maddesi hak ve hukuk tanımazlıkta, Anayasa’ya, yasalara ve uluslararası sözleşmelere aykırılıkta ve ayrımcılıkta diğer maddeleri açık ara geride bırakıyordu.
Buna göre, ihraç edilen ve güvenlik soruşturması olumsuz gelen hekimlerden Devlet Hizmeti Yükümlülüğü bulunanların 600 gün süreyle hiçbir biçimde ve yerde hekimlik yapmalarına izin verilmiyordu. Bu durumda olup da Devlet Hizmeti Yükümlülüğü’nü daha önce yerine getirmiş olan hekimlerin ancak SGK ve kamu kurumları ile sözleşmesi bulunmayan özel sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışabilecekleri ya da muayenehane açabilecekleri, ek olarak da düzenledikleri raporların yargı organları ve idare açısından geçerli olmayacağı belirtiliyordu.
Tabip odalarından tepki
Kesinlikle kabul edilemeyecek bu maddeye karşı başta TTB ve tabip odaları olmak üzere, sendikalar, sağlık meslek örgütlerinin temsilcileri, hekimler ve muhalefet partilerinin milletvekilleri, uluslararası hekim örgütlerinin de desteğiyle, hızlı, yoğun ve güçlü bir mücadele süreci yürüttüler.
Sağlık Bakanı ve AKP temsilcilerinden yanıt yok
TTB Merkez Konseyi tarafından teklifin gündeme geldiği ilk andan itibaren basın açıklamaları ve forumlarla söz konusu maddenin kesinlikle kabul edilmeyeceği kamuoyuna duyurulurken, TBMM’de CHP, HDP, İyi Parti ve MHP temsilcileriyle, teklifin bütünüyle geri çekilmesi yönünde görüşmeler yapıldı. Sağlık Bakanı’ndan ve AKP temsilcilerinden istenen randevular ise daha önceki örneklerinde olduğu gibi yanıtsız kaldı. 1 Kasım’da teklifin komisyon görüşmelerine başlandı.
TTB Merkez Konseyi komisyon görüşmelerinde
TTB Merkez Konseyi tüm komisyon görüşmelerine hukukçularıyla birlikte katılarak, sabahlara kadar süren toplantılarda madde tartışmalarına aktif bir şekilde müdahil oldu. Düzenlemenin Anayasa’ya, var olan mevzuata ve insan haklarına aykırı olduğuna dikkat çekildi, bu maddenin bir kin, öç alma ve aç bırakma düzenlemesi olduğu, keyfi uygulamalar içerme riski taşıdığı vurgulandı.
DTB Genel Sekreteri Dr. Otmar Kloiber’den mesaj
Yasa teklifi ve 5. maddedeki düzenleme ilk andan itibaren dünya hekim örgütlerinin de gündemine girdi. DTB Genel Sekreteri Dr. Otmar Kloiber, 5 Kasım 2018 günü, TBMM’deki görüşmeler sürerken, twitter’daki sayfasından konuya dikkat çeken bir mesaj paylaştı. Kloiber mesajında; “Görünüşe göre, bugün TBMM Sağlık Komitesi’nde kamudan ihraç edilen hekimlerin (mahkeme prosedürü ya da etik kararlar olmaksızın) özel sektörde çalışmasının yasaklanmasını amaçlayan bir yasa tasarısı görüşülüyor” ifadelerine yer verdi. Kloiber, TTB’nin İngilizce web sayfasında teklifin içeriğiyle ilgili olarak yer alan bilgi notunu da; “Dikkat! AKP’nin muhalif hekimlerin işten çıkarılmasını düzenleyen hukuk projesi hakkında daha fazla bilgi…” ifadeleriyle twitter’daki sayfasından paylaştı.
5. madde tartışması
Uzun süren komisyon görüşmelerinde, daha önce basına da yansıdığı gibi 5. madde ile ilgili tartışmalar oldukça gergin geçti. 6 Kasım 2018 günü, 5. maddenin görüşmelerinde AKP milletvekilleri tarafından verilen değişiklik önergesinin oylaması bile unutularak kabul edenler/etmeyenler denilerek kabul edildiği ilan edildi. Ancak AKP milletvekilleri dahi hangi metnin kabul edildiğini anlayamadı. Ertesi gün madde yeniden görüşüldü.
Uluslararası hekim örgütlerinden TTB’ye destek
Yasa teklifiyle ilgili gelişmeleri yakından izleyen Dünya Tabipler Birliği (DTB) ve Avrupa Hekimler Daimi Komitesi (CPME), konuyla ilgili olarak 7 Kasım 2018 tarihinde TBMM Başkanı Binali Yıldırım ve siyasi partilerin Grup Başkanvekillerine mektup gönderdi. CPME’den Avrupa Delegasyonu’na ayrıca gönderilen mektupta da teklifin geri çekilmesi için Türkiye’deki meslektaşlarıyla iletişim kurmaları istendi. DTB ve CPME’nin mektuplarında 5. madde ile ilgili düzenleme “tehlikeli ve sorumsuzca” olarak nitelenerek, acilen geri çekilmesi istendi.
DTB tarafından 8 Kasım 2018 tarihinde yapılan basın açıklamasında ise Türkiye’de hekimlerin mesleklerini yapma özgürlüğünü kısıtlayan düzenleme “utanç verici” olarak nitelendi. DTB Başkanı Dr. Ardis Hoven’in ifadelerine yer verilen açıklamada, tasarının binlerce hekimin çalışma hakkına yönelik açık bir ihlal olduğu ve Türkiye halkının ihtiyaç duyduğu hizmetlerden yoksun kalacağı belirtildi.
UEMO Başkanı Dr. Aldo Lupo imzasıyla TTB’ye gönderilen mesajda da, UEMO’nun TBMM’de görüşülen yasa teklifi konusunda Dünya Tabipler Birliği (WMA) ve Avrupa Hekimler Daimi Komitesi (CPME) aynı görüşte olduğu belirtilerek, gerek Türkiye’deki hekimler, gerekse sağlık hizmeti temel hakkından yoksun kalacak hastalar açısından yol açacağı sonuçlar konusunda duyulan kaygı dile getirildi. Mesajda, yetkililer konumlarını gözden geçirmeye ve tasarıyı geri çekmeye çağrıldı.
Yüzlerce hekim Kuğulu’da buluştu
Bu arada, TTB ve SES’in çağrısıyla Ankara’ya gelen yüzlerce hekim, 11 Kasım 2018 Pazar günü Kuğulu Park’ta biraraya gelerek, hekimlerin mesleklerini yapmasını engelleyen düzenlemeyi içeren Sağlık Torba Yasası’nın geri çekilmesini istedi. Siyasi partilerin ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin destek mesajlarını ilettikleri konuşmalarının ardından forum düzenlendi. Forumda, yasa teklifinin geri çekilmesi gerektiği, çalışma hakkını gasp eden 5. maddenin kabul edilmez olduğu, düzenlemenin evrensel insan haklarına ve Anayasa’ya aykırılık taşıdığı belirtilerek; “kandırmaca değil, hakkımızı istiyoruz” vurgusu yapıldı.
Hekimiz biz!
13 Kasım günü TTB Merkez Konseyi imzasıyla Cumhuriyet, Evrensel ve Birgün gazetelerine “Hekimiz Biz” başlığıyla ilan verildi. Aynı gün TTB Merkez Konseyi Başkanı ve 60 tabip odasının başkanlarının imzasıyla milletvekillerine mektup gönderildi.
Haksız, hukuksuz gözaltı
Aynı gün, mesleklerini ellerinden alan, hayatlarını çalan yasa teklifinin görüşülmesi sırasında TBMM önünde talep ve görüşlerini dile getirmek isteyen genç hekimler Dr. Mihriban Yıldırım ve Dr. Onur Erden haksız ve hukuksuz şekilde gözaltına alındıktan bir süre sonra serbest bırakıldılar.
5. maddenin var olan haline itirazlar sürerken, iktidar partisi daha da kabul edilemez bir şey yaptı; maddede değişikliğe gitti ve güvenlik soruşturması olumsuz gelenler için 600 gün çalışılamaz denilen durum 450 güne indirildi ancak karşılığında pratisyen hekimler için 75 bin lira, uzman hekimler için 125 bin lira bedel konuldu.
Kabul edilemez düzenleme
Binlerce hekimin işsizlik ve açlıkla karşı karşıya gelmesine neden olacak 5. maddeyi ve maddede yapıldığı iddia eden değişiklikleri kabul etmeyen tüm hekimler, 14 Kasım 2018 günü TTB ve tabip odalarının çağrısıyla alanlardaydı. Yapılan açıklamalarda, hekimlerden haraç alma anlamına gelecek bu düzenlemenin kabul edilemeyeceği vurgulandı.
Bu sürecin sonunda, hekimlerin mesleklerini yapmalarını engelleyen ve çalışma hakkını gasp eden en kritik 5. maddesinde kısmi geri adımlar atıldı. Yapılan değişiklikle, güvenlik soruşturması olumsuz gelen hekimler 450 gün bekledikten sonra SGK anlaşmalı kurumlarda çalışabilecekleri yönünde düzenlendi.
Bununla birlikte, ne yazık ki Torba Yasa, ulusal ve uluslararası ölçekteki tüm itirazlara, TTB’nin, tabip odalarının, meslek örgütlerinin ve hekimlerin tüm karşı çıkışlarına rağmen, 15 Kasım 2018 günü TBMM Genel Kurulu’nda 41 madde olarak kabul edildi.
Kabul edilen maddeler arasında 6023 sayılı TTB Yasası’nın 5. maddesinin 1,2,3. fıkraları ile bu hükümlerin yaptırımının düzenlendiği Ek 1. maddesi yürürlükten kaldırıldı. Hekimlerin mesleklerini nitelikli bir şekilde yapmaları gerekliliği ve buna bağlı olarak etik yükümlülükleri sürmekle birlikte, birden çok özel sağlık kuruluşunda çalışmaları için oda onayı gerekliliği kaldırıldı.