Yaşatma çabası suç değildir!

Haberler

2016 yılında Cizre’de sivil halka sağlık hizmeti sunma amacıyla yola çıkan, ancak ilçe girişinde engellenen ve daha sonra haklarında dava açılan 14 sağlık emekçisi beraat etti.

Tıp Dünyası – HABER MERKEZİ

30 Ocak 2016 tarihinde Cizre ilçesinde bodrum diye tarif edilen mekânlarda mahsur kalan ve yardım talebinde bulunan sivil halka yardım etme çabasıyla yola çıkan ancak ilçeye girişleri engellenen daha sonrasında haklarında dava açılan Türk Tabipleri Birliği (SES), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi olan sağlık emekçileri beraat etti.

Ulusal ve uluslararası emek, meslek ve insan hakları örgütlerinin yakından takip etmekte olduğu davanın 26 Aralık 2018 tarihinde Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen ikinci duruşmasında, 9 hekim, 4 hemşire ve 1 ambulans şoföründen oluşan gönüllü sağlık emekçilerinin hepsi beraat etti.

Duruşma öncesi Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD) adına açıklamalar yapan kurum temsilcileri, her zaman ve her koşulda yaşatmak için çaba sarf etmeye, insanlık değerlerini ve etik ilkeleri ne pahasına olursa olsun savunmaya devam edeceklerini; bunun en iyi çabalarından birini sergileyen 14 sağlık emekçisi arkadaşlarının sonuna kadar yanında olacaklarını vurguladılar.

Sağlık hizmeti ertelenemez

TTB adına açıklama yapan İkinci Başkan Dr. Ali Çerkezoğlu, 2016 yılının Ocak ayında Cizre’de koca bir şehrin sokağa çıkamadığı günler yaşandığını, en temel ihtiyaçlara erişimdeki aksamanın sağlık hizmetine erişimi de kısıtladığını hatırlatarak, gebeden çocuğa, kronik hastasından yaşlısına, gencine kadar, geniş bir halk kesiminin sağlık ihtiyacını karşılamak üzere, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere birçok kuruma bilgi verdikten sonra gönüllü olarak yola çıkan sağlık çalışanlarını yargılamanın ve bu çabayı suç kapsamına sokmaya zorlamanın kabul edilemeyeceğini söyledi. Yola çıkan gönüllü sağlık emekçilerinin engellendiğini, ancak Cizre’de yüzlerce insanın ölümü ve çok ciddi sağlık sorunlarının yaşandığı tablonun engellenemediğini belirten Çerkezoğlu, “Bir kez daha söylemek gerekir ki, sağlık hizmeti, ertelenemez, geciktirilemez yaşamsal bir ihtiyaçtır” diye konuştu.

14 sağlık emekçisi de sağlık ve yaşam hakkı için bugüne kadar nasıl çabaladılarsa Cizre’de de aynısını yapmaya çalıştıklarını belirttiler. Bunun insani bir sorumluluk olduğu kadar mesleklerinin gereği olduğunu bir kez daha vurgulayan sağlık emekçileri yaşatma çabasının suç olmadığı bugün burada beraat kararıyla hukuki olarak da ortaya konduğunu belirttiler. Dava sürecinde kendilerini yalnız bırakmayan ulusal ve uluslararası sağlık emek ve meslek örgütlerine, insan hakları örgütlerine ve siyasi partilere teşekkür eden sağlık emekçileri; bir daha hiçbir insani felaket yaşamamanın en büyük dilekleri olduğunu belirterek ancak bundan önce yaşanan nice felakette ilk koşanlar nasıl kendileri oldularsa bundan sonra da ilk koşanlar olmaya devam edeceklerini ifade ettiler.