Tıp Dünyası Haber Merkezi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu, 29 Ocak 2023 tarihinde “Kadın Emeği ve Direnişler” başlıklı çevrimiçi bir panel düzenledi. Panel, TTB’nin sosyal medya hesaplarından canlı yayımlandı.
Kolaylaştırıcılığını TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu üyesi Dr. Deniz Erdoğdu’nun üstlendiği panelde, İstanbul Arel Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Feryal Saygılıgil konuşmacı olarak yer aldı. Saygılıgil, sözlerine Türkiye tarihindeki kadın eylem ve grevlerinin önemli örneklerinden bahsederek başladı. Son yıllarda, özellikle pandemi ile birlikte kadın istihdamında sürekli bir azalma yaşandığını belirten Saygılıgil, Türkiye’de kadınların istihdama katılımının güvencesiz, esnek ve kayıtdışı olduğunu da sözlerine ekledi. Esnek ve güvencesiz çalışma biçimlerinin kadınları şiddete ve cinsel tacize açık hale getirdiğini vurgulayan Saygılıgil, toplumsal cinsiyete bağlı olarak düzenlenen işbölümünün kadınları dışlayan, kadınların istihdamının önüne geçen etmenlerden biri olduğunun altını çizdi.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) 90 sayılı Şiddet ve Tacizin Önlenmesi Sözleşmesi’ne de değinen Saygılıgil, sözleşmenin işyerinde kadına yönelik taciz ve şiddet üzerine yazılmış en kapsamlı metin olduğunu belirtti. Saygılıgil, “Bu sözleşmenin gereği ivedilikle uygulanmalı çünkü bu sözleşme, İstanbul Sözleşmesi’nin işyerindeki versiyonudur. Sözleşme, toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve cinsel taciz de dâhil bağırma, tehdit ve sataşmayı içerecek şekilde, işyerlerinin her tür fiziksel, cinsel, psikolojik şiddet ve tacizden arınmasını hedefliyor. Ayrıca bu sözleşme işverenleri, ev içi şiddet de dâhil kadınlara uygulanan şiddete bir çözüm bulmaya davet ediyor” diye ekledi. Saygılıgil, son yıllarda kadın mücadelesinin yükselmesiyle sendikaların hukuki metinlerinde kadınlara yönelik suçların tanımlanmasında ve bu suçların cezalandırılmasında kazanımlar elde edildiğini gözlemlediklerini açıkladı. Erdoğdu ise bu konuda TTB 73. Büyük Kongresi’nde kabul edilen “Cinsel Şiddeti Önleme ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Destekleme Yönergesi”ni anımsatarak yönerge çerçevesinde alınan kararların üniversiteler, tabip odaları ve işyerleriyle paylaşıldığını belirtti.
İşyerlerinde kadın sağlığını etkileyen fiziksel, ruhsal ve toplumsal unsurları sıralayan Saygılıgil, tüm bu çalışma koşullarının kadın mücadelesinin koşullarını oluşturduğunu belirterek, konuşmasını kadın direnişinin öğretici ve dönüştürücü gücüne vurgu yaparak sonlandırdı.
Etkinlik, soru-yanıt bölümü ile son buldu.