Türkiye’nin İlk Kadın Hekimi: Dr. Zaruhi Kavalcıyan

Makale

Dr. Serap Şahinoğlu

Adapazarı’nda 1877’de doğan Zaruhi Kavalcıyan, Bahçecik-Adapazarı Amerikan Kız Koleji’nin ilk ve orta bölümünü tamamladıktan sonra Üsküdar Amerikan Kız Koleji’ni 1898 yılında bitirdi. Kadınların tüm zorluklara karşın tıp eğitimi almaya ve hekim olmaya yeni başladığı bu yıllarda babası gibi hekim olmak istiyordu. Ancak Osmanlı Devleti’nde kadınların o yıllarda tıp eğitimi okumaları ve hekimlik yapmaları henüz yasal değildi. 

Kavalcıyan, Chicago’ya tıp eğitimi almak için gitti, İllionis Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden (College of Medicine) 25 Mayıs 1903 yılında mezun oldu. Okulun mezuniyet listesinde adı: Zaroohie Serope Kavaljian olarak kayıtlarda bulunmaktadır (University of Illinois Board of Trustees, 1903; University of Illinois Medical Department, 1903).

Memleketine döndükten sonra babası Dr. Serope Kavalcıyan ile birlikte Adapazarı ve İzmit’e hekimlik yaptı. Babasının felç geçirip hastalanması ve 1915 yılında ölümünün ardından hastaların tedavisini tek başına üstlendi.

Bu dönem hekimliğinin yanı sıra mezun olduğu Adapazarı Amerikan Kız Koleji’nin eğitim kadrosunda yer alarak biyoloji, fizik ve kimya gibi bilim dersleri de verdi. Dr. Zaruhi Kavalcıyan okulun 1921 yılında Üsküdar’a taşınması ile birlikte İstanbul’a yerleşti (Yarman, 2001). Bundan sonra yaşamının yaklaşık yarım yüzyıllık bölümünü, 1969 yılında ölünceye kadar İstanbul’da geçirdi. Bu süreçte uzun yıllar sevilip sayılan bir hekim ve Dr. Kaval olarak tanınıp Üsküdar’da hekimlik yaptığı ifade edilse de gerekli kaynak belgelere henüz ulaşılamadı.

Kuşkusuz Dr. Zaruhi Kavalcıyan, hekimliğin bir kadın için hayal bile edilmediği yıllarda hekim olmak için kıtalar ötesine giden cesur, çalışkan bir öğrencidir. Hekim bir ailenin içinde büyümüş olmasının yanı sıra eğitim yaşamının onun kişiliğinin oluşmasında oldukça etkili olduğunu söyleyebiliriz. Kadınların eğitim olanaklarına kavuşması için mücadeleci bir rol üstlenen, Türkiye’de ilk feminist çalışmalar için rol model bir kişilik olan Mary Mills Patrick, Üsküdar Amerikan Kız Koleji’nin kurucuları arasındadır. Daha sonra Kolejde 1890’da felsefe öğretmenliğinin yanı sıra okulun müdürlüğünü 1924 yılına kadar sürdürür (Koçak, 2017). Dr. Zaruhi Kavalcıyan, kolej eğitimi sırasında onun kişiliği, yaşam felsefesi ve kadın öğrencilere kazandırdığı ileri görüşten aynı okuldan mezun olan çağdaşları Halide Edip ve Safiye Ali gibi etkilenmiş olsa gerek.

Kadınların ülkemizde tıp fakültesine girişi daha açık bir söyleyişle, “tıp fakültesine kabul edilmeleri” 1922 yılında henüz Cumhuriyet ilan edilmeden önce Ankara Hükümeti’nde alınan karar sonrasında gerçekleşti. İstanbul Darülfünun Tıp Fakültesi’ne 1924 yılında giren Dr. Kamile Şevki Mutlu, “o yıllar kız öğrencilerin tıp fakültesinde okuması sorun olmaktan çıkmışsa da ilk kadın doktorlar önemli bir problemle karşılaştılar. Kendilerine kamusal görev verilmiyordu. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı ilk kez 1930 yılında kadın doktorlara görev verdi.” Ancak kadın hekimler bu kez de doğum ve çocuk evlerinde asistanlık kadrolarına atanabildiler (Mutlu, 1953).

Dr. Zaruhi Kavalcıyan ile ilk tanışmam, 2012 yılında Cumhuriyet Bilim Teknik Dergisi’nde Dr. Şeref Etker tarafından yazılan bir tanıtım ile başlar: Türkiye’nin İlk Kadın Doktoru Zaruhi Kavalcıyan (Etker, 2012). Belge tarihçiliği ve bu alandaki titiz çalışmaları ile tıp tarihimizde az bilinen pek çok konuya açıklık getirerek aktaran Dr. Etker’e buradan ne kadar teşekkür etsem azdır. 

Bu yeni bilgi ile ezberlerimiz de bozulmaya başladı. Bir kadın hekim olarak Dr. Zaruhi Kavalcıyan’ın sanki hiç yaşamamış gibi görünmez oluşu, uğradığı cinsiyet ayrımcılığının yanı sıra etnik ayrımcılığın da acımasız bir sonucudur. O, hemcinsleri gibi çalışma koşullarının kadınlara uygun olmadığı savı ile baskıcı bir ataerkil dünya görüşünün etkisi altında hekimliğini gerçekleştirmek zorunda kaldı. Osmanlı’da doğmuş, yurt dışında tıp eğitimi alarak hekim olmuş, kayıtlı ve eylemli çalışmalarıyla da Osmanlı döneminde ve Cumhuriyet Türkiye’sinde topluma hizmet vermişti. Dr. Zaruhi Kavalcıyan’ı tanımaya başladıktan sonra onun hakkında bir araştırma yapmak kaçınılmazdı. 

Yaşadığının en önemli kanıtı olan İstanbul Pangaltı Protestan Ermeni Mezarlığı’ndaki kabrini 24 Ağustos 2022 tarihinde Nurten ile birlikte ziyaret ettiğimiz gün, mevsim koşullarına uymayan bir yoğunlukta yağmur yağıyordu. Ziyaretimiz sırasında yağmur dinmiş, parlak güneş ışığı bizi kısa bir an için mutlu etmiş olsa da Kavalcıyan’ın mezar taşını zar zor okuyabildik. Bakımlı kabirlerin yanında onunkisi başka bir yalnızlık ve hüzün içindeydi. İvedilikle kabir bakımı için girişimde bulundum. Bu bir vefa olmanın ötesinde onun unutulmuş yaşamı için onarıcı bir adalet olabilmesiydi dileğim.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi müfredatındaki seçmeli ders programında “toplumsal cinsiyet, sağlık ve tıp” dersi ile tıpta insan bilimleri kapsamında anlattığım derslerde üzerinde durduğum konu başlıkların biri de tıp tarihimizdeki kadın hekimlerimizdir. Dr. Zaruhi Kavalcıyan, aradan yüzyıldan fazla bir zaman geçmiş olsa da onun “Türkiye’nin ilk kadın hekimi” olmasının onuru, derslerde tıp öğrencileri ile paylaşılmaya devam etmektedir.

Kaynaklar

Koçak, A. (2017). Amerika’dan Boğaziçine Uzanan Bir Eğitimci Mary Mills Patrick’in “Amerika’da Kadinlara Mahsus Yüksek Tahsil” Risalesi. Dil ve Edebiyat Araştırmaları16(16), 67-81.

Mutlu, K. Ş. (1953) Hekimlik mesleğinde Türk kadını. İstanbul Tıp Fakültesi Mecmuası, 16(1), 98-108.

Etker, Ş. (2012). Türkiye’nin İlk Kadın Doktoru Zaruhi Kavalcıyan. Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji 1313:14.

Yarman, A. (2001) Osmanlı Sağlık Hizmetlerinde Ermeniler ve Surp Pirgiç Ermeni Hastanesi Tarihi, İstanbul: Ana Basım Sanayi ve Ticaret A.Ş. s. 356.

University of Illinois Board of Trustees web sayfası, Erişim Tarihi 8 Mart 2023,  https://www.trustees.uillinois.edu/trustees/minutes/1903/1903-05-25-uibot.pdf  

University of Illinois Medical Department College of Physicians and Surgeons Class 1903,  Erişim Tarihi 8 Mart 2023, https://collections.carli.illinois.edu/digital/collection/uic_cmc/id/20/