“Emek Bizim Söz Bizim” Eylem Süreci Kapsamındaki İl Ziyaretleri Aydın, İzmir, Manisa, Balıkesir ve Bursa’da Devam Etti

Haberler

ürk Tabipleri Birliği’nin (TTB) hekimlerin/sağlık emekçilerinin hak kayıplarının ve şiddetin son bulması amacıyla başlattığı eylem sürecinin ilk etabı kapsamında yaptığı il ziyaretleri ve hekimler/sağlık emekçileri ile buluşmalar Aydın, İzmir, Manisa, Balıkesir ve Bursa’da devam etti.

TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı ve Merkez Konseyi üyesi Dr. Adalet Çıbık’ın olduğu heyette SES, Hekim Sen ve Hekim Birliği temsilcileri de yer aldı. Nazilli Devlet Hastanesi, Aydın Devlet Hastanesi, Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ve Atatürk Devlet Hastanesi’ndeki buluşmaların ardından aile sağlığı merkezlerindeki hekimler/sağlık emekçileri ziyaret edildi. Gün sonunda ise Aydın Tabip Odası’nda bir toplantı yapıldı.

TT Merkez Konseyi üyeleri ile SES, Hekim Sen ve Hekim Birliği temsilcilerinin yer aldığı heyetler, hastaneler ve aile sağlığı merkezlerindeki hekimleri/sağlık emekçilerini ziyaret ederek hekimlerin/sağlık emekçilerinin sorunları üzerinde görüş alışverişinde bulundu. Ziyaretler kapsamında ayrıca asistan hekimlerle akşam nöbeti buluşmaları da gerçekleştirildi.

Buluşmalarda Sağlıkta Dönüşüm Programı ile süregelen piyasalaştırma politikaları, çoklu kriz ortamında artan hak kayıpları, iktidar eliyle hekimlik mesleğinin itibarsızlaştırılması, yaygınlaşan gelecek kaygısı ve tırmandırılan sağlıkta şiddet gibi sağlık ortamının karşı karşıya olduğu sorunlar ve çözüm önerileri üzerine değerlendirmeler yapıldı.

TTB Neden Yola Çıktı?

TTB, artan hak kayıplarına ve tırmanan sağlıkta şiddete karşı eylem sürecini ortaklaştırmak amacıyla sağlık emek-meslek örgütleriyle yapılan bir dizi toplantının ardından il ziyaretlerine başladı. Ziyaretler kapsamında hekimler/sağlık emekçileri ile çalıştıkları kurumlarda bir araya geliniyor, sağlık kurumlarında ve tabip odalarında değerlendirme toplantıları düzenleniyor.

TTB bu eylem süreci ile; hak kayıplarının, güvencesizliğin ve geleceksizliğin hekimlerin/sağlık emekçilerinin kaygılarını artırdığı ve hekim göçünü tırmandırdığı bir dönemde mesleğin itibarsızlaşmasına ve şiddetin tırmanmasına yol açan her türlü ekonomik ve özlük hak kaybının önüne geçmeyi amaçlıyor.