Ali İhsan Ökten
Dr. Halis Dokgöz’ün “Kusursuz Cinayet” kitabı adli tıp ve adli bilimciler açısından birçok noktayı sorgulayarak “Kusursuz Cinayet Var mıdır?” sorusuna yanıt arıyor. Bu yanıtları ararken konuya sadece adli tıp profesörü unvanıyla akademik açıdan bakmıyor. Genel okuyucu kitlesini düşünerek konuya meraklı olan okuyucuların meramını da gidermeyi amaçlıyor. Konuya Dreyfus Davası gibi tarihe geçmiş olaylara… Jeffrey Dahmer, Çivici Süleyman, Karındeşen Jack gibi seri katillerin gizemli esrarına… Nuri Alço ve Bill Cosby ile özdeşleşen ilaçla kolaylaştırılmış cinsel saldırılara… Uyuşturucu kaçakçılığının ölümcül yolu olan Paket Vücut Sendromuna… Cinsel istismarın en ağır formu olan ensest ilişkilere… Katil içki metil alkole… Dedektif böcekler ile bazı çözülemeyecek cinayetlerin çözümüne… Ağır psikiyatrik bozukluklar olan Münchausen Sendromu ve Cotard sendromuna… Osman Hamdi Bey’in müzeciliğinden Viyana Kriminal Müzesine… Kafatasından, iskeletten ve DNA’dan yeniden yüzlendirme ve kimliklendirme yapılmasına gelişen adli sanata kadar bir çok konuyu örneklerle ve eğer haklarında yapılmış sinema, resim veya görsel sanatlar gibi sanatsal çalışmalar varsa birbirleriyle ilişkilendirerek bir akademisyen titizliği ile inceliyor. İntihar sadece intihar mıdır ya da psikolojik otopsi nedir? Bitkisel hayat ve beyin ölümü ölüm müdür? Kişinin fişi ne zaman çekilir ya da organ nakli nedir? Bir cinayetin otopsisi ve adli olayları aydınlatan bilirkişilik sistemi ve bilirkişiler ne bilir, gibi dışarıdan bir insanın merak ettiği birçok soru ve konulara yer yer bilimsel, yer yer aktüel bir şekilde yanıt vermeye çalışıyor.
Kitap hakkında polisiye romancılığımızın öncülerinden ve duayenlerinden Ahmet Ümit şöyle yazmış; “Kriminoloji ve kriminalistik şüphesiz ki en özgün iki bilimsel alandır. Özgündür çünkü öteki bilimlerden farklı olarak güncel olanla çok sıkı bir bağı vardır. İşlenen her cinayet, gerçekleşen her suç bu iki bilim alanının inceleme alanındadır. Ve failleri bulmak için kriminalistik biliminin yani adli tıbbın yardımına ihtiyaç vardır. Çünkü kriminoloji tıptan hukuka, biyolojiden antropolojiye, jeolojiden farmakolojiye kadar farklı bilimlerin toplamından oluşur. Suçlunun neden bu suçu işlediğini anlamak için de kriminoloji devreye girecektir. Yani suçun sosyolojik ve psikolojik geri planının analizi ancak kriminolojinin yardımıyla yapılabilir. Bu iki bilimsel alan özellikle de kriminalistik son birkaç yüzyıldır muhteşem bir ilerleme göstermiş, bilim ve teknolojik alandaki bütün gelişmelerden de yararlanmayı sürdürerek suç ve suçlu mücadelenin vazgeçilmez bir alanı olarak ortaya çıkmıştır. Elinizdeki kitap, işte bu olağanüstü bilim alanının dünyadaki ve ülkemizdeki tarihini, gerçek olaylardan alınmış sarsıcı örneklerle anlatmakta, suçla bilim arasındaki o tuhaf ilişkiyi aydınlatıcı bir şekilde gözler önüne sermektedir. Her polisiye severin kütüphanesinde bulundurması gereken bu önemli çalışmayı mutlaka okumanızı öneririm…”
Halis Dokgöz, “Kusursuz Cinayet” kitabında her cinayetin veya her suçun mutlaka geride bir iz bırakacağını bu nedenle cinayetin hiçbir zaman kusursuz olmayacağını ve cinayetin silahının da bizzat kusurun kendisi olduğu gerçeğini unutmamamız gerektiğini belirtiyor.
Kitap Adı: Kusursuz Cinayet
Yazar: Halis Dokgöz
Yayınevi: A7 Kitap Yayıncılık
Yıl: 2024
Sayfa: 160