Talat Kırış ile Söyleşi: Hekimlik Anlayışımın Temeli Şefkate Dayanıyor

Bir hekim, bir beyin cerrahı, bir edebiyatçı, bir gezgin, denize ve denizciliğe aşık bir insan ve daha birçok özellikle tanımlayabileceğimiz Prof. Dr. Talat Kırış ile yaptığımız söyleşi ile kendisini tanımak ve tanıtmak istedik. Hekimlik anlayışımın temelinin şefkate dayandığını ve hekimin birinci görevinin şefkatli olmak olduğunu söyleyen Kırış, “İnsana doğrudan dokunan bir meslek hekimlik, en zor, acılı anlarında onlara şifa ve şefkat verebiliyorsunuz. Hayatın başka hangi alanında böyle bir mutluluk olabilir?” diye sordu.

Devamı

Bir Eksik İşim Kalmışsa, Ara

Telefon makineme düşen her türlü gönderinin, neredeyse onda dokuzunu gün içinde silerim. Geri kalanlar, “galeri” bölümüne düşer. Ay sonunda bu gönderilerin çoğunu, hard diske atar ve zaman zaman geri dönüşler yaparak yeniden bakarım; izlerim, okurum, gülerim, ağlarım. Birkaç gün önce, 2022 yılı Ekim ayına ait gönderilere bakarken, birinde adeta mıhlanıp kaldım yerimde. Bildiğim bir olaydı ama yeniden okuyunca, bu defa katbekat hüzünlendim, öfkelendim, hüngür hüngür ağladım ve masaüstü bilgisayarımın sandalyesine geçip bu satırları yazdım. Gönderideki mesaj: “… bu sabah nöbeti devraldığım eş kıdemim, arkadaşım Dr. R. B. Ş. sabaha kadar işleri yetiştirmek için stresten uyuyamadığını söyledikten sonra, eve dönüş yolunda korkunç bir trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Geriye yoğunluktan dönemediğim, Bir eksik işim kalmışsa ara.”

Devamı

Sherlock Holmes, Prof. Dr. Joseph Bell ve Teşhiste İnspeksiyonun Gücü*

Victoria dönemi İskoçya’sında Britanya’nın en eski tıp okulunun polikliniği… Hastalar, çalışanlar ve öğrenciler günlük koşuşturma içindeler. Poliklinik odalarından birinde, koyu renkli ahşap bir masanın arkasında oturan bir profesör biraz önce odadan çıkan hastasıyla ilgili bilgiler vermektedir etrafındaki öğrencilerine. Siyah takım elbisesinin içindeki manşetli beyaz gömleği, siyah yeleği ve kravatıyla seçkin bir görünümü olan bu beyefendi Edinburgh Tıp Okulunun Adli Tıp ve Cerrahi hocası Prof. Dr. Joseph Bell’dir. Öğrenciler, küçük ipuçlarından sonuç çıkarma yeteneğiyle ünlü olan hocalarını hayranlıkla izlemektedirler. O sırada kapı çalınır ve bir sonraki hasta girer içeriye. Dr. Bell oturduğu koltuktan hafifçe doğurulup, çocuğuyla içeri giren kadını başıyla selamlar. Kadının “Günaydın Profesör Bell” demesi üzerine “Günaydın hanımefendi, feribot yolculuğunuz nasıl geçti” diye sorar.

Devamı

Ustaya Saygı: Ken Loach

İngiliz yönetmen Ken Loach, 87 yıllık uzun yaşamı ve 50 yıldan fazla yönetmenlik kariyeri boyunca toplumun alt sınıf insanları, işçileri, işsizleri, evsizleri, sistemle sorunu olanları ve onların yaşadığı yoksulluk, gelir adaletsizliği, sosyal güvencesizlik, eğitim ve sağlık sorunları gibi kapitalizmin ve neoliberal ekonomi politikalarının yarattığı tahribatı, grevler, sosyal hareketler, sendikal haklar ve sınıf çatışması gibi toplumsal konuları kendine has bir hassasiyetle anlatarak “işçi sınıfının yönetmeni” olarak zihinlere kazınmıştı. Ken Loach, son filminde de bildiği yoldan şaşmıyor.

Devamı

Kitap Tanıtımı: “İnsan dediğin…”

İnsan Dediğin Derya Deniz, insan dediğin bir toz zerresi, bir karbon elementi…Bir kitap düşünün; bir solukta okuduğunuz, sonra başucunuzda sakındığınız ya da çantanıza sıkıştırdığınız; trenlerde, vapurlarda, tıkış tıkış otobüslerde, aynı bölümleri bilmem kaçıncı kere okuyup yaşamak uğraşına dair yine ve yeniden farklı bir şey keşfettiğiniz… Sevgili Nedim İnce, insanı, insan dediğin toz zerresini; gezegende tek bir hücreyle var oluşundan bir annenin rahmine, bir annenin şefkatli kollarından yaşamak uğraşına, kültür dediğimiz -pek gururlandığımız- yaratışlara, yarattığı savaşlara, katliamlara ve illa ki emek, sevgi, barış ve umuda uzandırmış. Usul usul anlatmış anlam arayışlarımızı.

Devamı

Şiir: Kalıt – Osman Tuğlu

Osman Tuğlu Gece zikrinde bir yürekNasıl dolarsa feyizleAtım da öyle karanlık ahırdaBüyüdü kör bir seyisle Aydınlıkta yetişen atSevmez izbeyi göremez alacayıOysa o içinden doğan ışıklaGündüze çevirir geceyi Saman üstüne doğanSarılan yünlüye belenen çulaSakınır taştan korkar çalıdanMesela doru at mesela kula Oysa o yel gibi oynakDeğmeden dolaşır dünyayıDeğse güçlü toynaklarıyla zatenDeler kalkanı böler kayayı Karanlık ahırdaAta […]

Devamı
Fotoğraf: Ara Güler

Bir Garip Şairin Bir Garip Ölümü: Orhan Veli

Fotoğraf: Ara Güler Ali İhsan Ökten 1914 yılında İstanbul’da doğan şair Orhan Veli, 1950 yılının bir sonbahar günü (10 Kasım),  Ankara’da karanlık bir sokakta alkollü olarak yürürken belediyenin kablo döşetmek için kazdığı bir çukura düşer ve başından hafifçe yaralanır. İki gün sonra İstanbul’a döner ama başı hala ağrımaktadır. Dördüncü gün öğle saatlerinde bir arkadaşının evinde […]

Devamı

“Görmek Yaşamaktır, Vuslattır Görmek”

Prof. Dr. Okan ToygarBAU Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları A.D. “Ben görmedim Paris’i.Paris evde yoktu.Ben rüyamda gördüm Paris’i, gülümsedi ve kayboldu.” 1955 yılında Paris’in ünlü göz hastanesi Quinze Vingts’de yazılmış olan bu satırlar kendisini “münzevi ve mütecessis bir fikir işçisi” olarak ifade eden Cemil Meriç’e (1916-1987) ait. Cemil Meriç her frankofon yazar gibi Paris’i görme, orada […]

Devamı

Öykü: Denizin Kıyısında – Akın Yazıcı

Akın Yazıcı  Selami ile dalgakıranın en ucunda taşların üzerine oturmuş konuşuyorlardı. Issızdı ortalık. Yüzleri denize dönük, yüzlerinde denizden yansıyan ışık, ikisinin de uzak bakışlı gözlerinde mavi bir hüzün. Mavi bir sessizlikti deniz. Sessizliği Selami bozdu. -Hiç yalnız kaldığın oldu mu? -Çok… -En çok ne zaman? -Etrafım insanlarla dolu iken… -Anlamadım, nasıl yani? -Kalk gidelim. Güneş […]

Devamı

Şiir: Sarı Bere – Altay Öktem

Altay Öktem dikdörtgen bir odada, yalnız başımaoturuyorum radyasyonlar ve ölümcülaşklar, hazlar, frekanslar arasındadilimle ıslatıyorum dudaklarımı çünkü kurulukkabul edilebilir bir şey değil bu sessizlikteseni öpüyormuşum gibibir his beliriyor aniden içimdehem de hararetle, hem de kim olduğunubilmediğim halde neyse,bilmek zaten gereksizbir ayrıntıdır içsel söylemde bir odada oturmakla başka bir odadaoturmak arasındafark vardır mutlaka, mutlaka vardır!hatta bir insanın […]

Devamı